Otizm Dünyası
Ritmik Akışın Otistik Kişiler Üzerindeki Etkisi
Otistik kişiler üzerindeki karakteristik bir tanımlama duygusal bozukluk olduğudur, bu da sıklıkla işitsel olarak temellendirilir. Otistik çocukların aileleri sıklıkla çocuklarının farklı seslere farklı tepkiler gösterdiğini açıklarlar. Çocuk, adı söylendiğinde yanıt vermez ya da kuvvetli bir sesle karşılık veremez fakat saatin tiktak sesine tepki gösterebilir.
Bu bozukluk için araştırmacılar otistik çocuklar ve otistik gençler üzerinde duygusal-temel (sensory-based) etkisini araştırmaya başladılar. Bir metot olarak ritmik akış özel olarak dizayn edilmiş harici ritmler üreterek gevşeme aracı olarak müziği kullanır, bu da vücudun doğal ritmik motifleri olarak dizayn edilmiştir. Ölçülen müziğin (metered music) temposu dakikada 50’den 65’e kadar olan vuruşları içerir, bu da rahatlamış kalp atışlarının dakikadaki ortalama atış sayısını yansıtır. Hoffman’a göre ölçülen müzik etkilidir çünkü akış, uyarı-cevap ya da hareket-tepki ilerlemesi gerektirmez. Bazı araştırmacılar desteklemesine rağmen otistik öğrenciler ve diğer özürlüler için akışın kullanımı çoğunlukla deneysel olarak temellendirilmemiş bir bilgidir. Bu çalışma otistik kız çocuklarda ritmik akışın ölçülen etkileri üzerine temellenir.
Metot
Katılımcı ve Ayar
Melanie, “Zihinsel Bozuklukların İstatistiksel El Kitabı ve Teşhisi” (Diagnostic and Statistical Manual of Mental Disorders) ne göre otistik ölçütlerde olan 11 yaşında bir kızdır. Bu Afrikalı Amerikalı kız
Bu çalışma otistik çocuklar ve otistik gençler için bireysel sınıflarda eğitimi içeriyordu. Geniş bölgesel sağlık merkezlerinin özel eğitim bölümlerinde konaklanıldı. Sınıf dört öğrenci, bir sertifikalı sınıf öğretmeni ve üç yardımcıdan oluşuyordu. Öğrenciler birebir eğitim, grup eğitimi, konuşma yeteneği-dil, müzik, resim ve uygulamalı fiziksel eğitim ve mesleki terapi dersleri alıyorlardı.
Değişkenler ve Prosedürler
Melanie umudu kırıldığında, sabırsızlandığında ve sinirlendiğinde iki davranış sergiledi. İlk davranışı baş sallaması olarak tanımlanan, sağa-sola doğru yaptığı hızlı baş hareketleriydi. İkinci davranışı çığlık atmak olarak tanımlanan, kişilere doğru vokal taşkınlıklarda bulunmasıydı. Fonksiyonlu analizler önceden tahmin edilemeyen biçimdeki bu iki davranışı açıklayamıyordu.
Ritmik akışın Melanie’nin davranışlarını değiştireceği hipotezi ortaya koyuldu. Goldman’a göre ritmik akış etkili olup beyin dalga hızını değiştirebilirdi. Bu değişimin sonuçları kendinde olma durumunu değiştirebilirdi. Ritmik akışın temel amacı bireyin alfa dalgalarını (gevşeme dalgaları) artırmaktır, bu da gevşeme uyarısının en iyi durumu olarak sonuçlanır. Böylece bu çalışma ritmik akışın Melanie’nin gevşeme uyarısı durumunu sergilemesinde uyumsuz olan baş sallaması (head-jerking) ve çığlık atma davranışlarına karar vermesini araştırır.
“Rhythmic Medicine” Cd’si Janalea Hoffman tarafından hazırlandı, çalışmanın akışı boyunca kullanıldı. Bu müzik dakikada 50-60 vuruş olarak ölçüldü, Melanie’nin sınıfında açık sınıf seansı boyunca dinletildi.
Prosedür
Ritmik akışın sakinleştirme tekniği etkinliği “ABAB” tasarısında değerlendirildi. Çalışmanın birinci ve üçüncü evrelerinde Melanie’nin yapısal sınıf ortamının tipik programında taban seviyesi durumu ölçüldü. Bu program, sınıfta yürümesini, sırt çantasını bırakmasını, onun günlük programını, kahvaltı yapmasını, programı kontrol etmesini, dinlenme odasına gitmesini, programı tekrar kontrol etmesini ve takvim zamanına katılmasını içeriyordu.
Müdahale evresi boyunca Melanie’nin programı aynı kaldı; müziğin akışı teypden 20 dakika devam etti. Ses ayarı 3. kademedeydi, en yüksek ayar 10, en düşük ayar 0’dı. Melanie odayı terk ettiğinde müzik durduruldu, (örneğin banyoya gittiğinde) geri döndüğünde devam etti. 20 dakika sonra müzik yayını tamamen durduruldu.
Açık sınıf oturumlarında her sabah birbirini takip eden 20 dakika boyunca baş sallama ve çığlık atma frekansı birinci uzman ve sınıf yardımcısı tarafından veri olarak toplandı. Bas sallama ve çığlık atma, müzik yayınından önce başladı. Davranışlar işlevsel olarak tanımlandı, birinci uzman ve sınıf yardımcısı arasında %100 doğruluk güvenilirliği başarıyla sağlandı.
Reçetede kullanılan, bireyin veri noktası bileşenlerinin etkileşimi gözlemciler arasındaki güvenilirlik açısından hesaplandı. Anlaşma ve anlaşamama zamanları gözlemciler arasında %100 güvenilirlikle hesaplandı.
Sonuçlar
Melanie’nin baş sallama davranışı ilk yedi gündeki taban seviyesi durumu boyunca kararlı bir çizgideydi. Ortalama 49 kere, 48 – 50 arasındaki seviyedeydi. İlk müdahale evresi boyunca baş sallamasında azalma görüldü, bu da ilk müdahale evresinin anlamı üstünde bir olaydı. Baş sallama olayının anlamı boydan boya yedi günlük müdahale evresinde 29 kere, 6 – 93 arasındaki seviyedeydi. İkinci taban seviyesinde ise kararsızlık görülüyordu; yedi günlük süre içinde Melanie’nin baş sallaması 57 kere, 7 – 94 arasındaki seviyedeydi. İkinci müdahale evresi gösterdi ki bütün veri noktaları birinci ve ikinci taban seviyelerinin altındaydı, 13 kere, 3 – 43 arasındaki seviyedeydi.
Melanie’nin kararlı görünen çığlıkları ilk yedi günlük taban seviyesi durumu boyunca 5 kere, 3 – 10 arasındaki seviyedeydi. İlk müdahale evresi boyunca çığlık atması azaldı. 6 – 7 veri noktası, ilk taban seviyesi durumunun aşağısındaydı. Bir veri noktası daha yüksek çığlık sayısı gösterdi. Melanie’nin çığlık atması 3 kere, 2 -14 arasındaki seviyedeydi. İkinci taban seviyesinde baş sallaması benzer biçimde kararsız kalıplar gösterdi. Melanie’nin çığlık atması 10 kere, 4 – 17 arasındaki seviyedeydi. İkinci taban seviyesi evresi boyunca 6 – 7 veri noktası birinci ve ikinci taban seviyeleri evrelerinin aşağısındaydı, 3 kere 0 -15 arasındaki seviyedeydi.
Tartışma
Bu çalışma, otistik öğrenciler ve diğer gelişimsel bozukluğu olan kişilerin davranışlarında müziğin etkileri üzerine yapılan küçük temelli bir araştırmadır. Baştan başa Melanie’nin ritmik akış müdahalesini kapsar görünmektedir. Sonuçlar Melanie’nin görünüşteki kararsız davranışlarını göstermiştir. Bu davranışlar hakkında spekülasyonlar yapılmıştır. Örneğin ikinci gün baş sallama üzerine veri toplamada Melanie’nin doktoru ziyareti zamanlanmıştır. Bu randevu onun çizelgesine yazılmış ve Melanie bu çizelge değişikliğine direnmiş görünmektedir. Böylece 93 kere baş sallama olayında beklenmedik çizelge değişikliği ile ilişki kurulmuştur. Ek olarak ilerleyen gündeki randevularda Melanie’nin davranışları neredeyse değişmez huysuzluk nöbetleri içermiştir.
Melanie’nin çığlık atma davranışı ikinci müdahale evresi boyunca en yüksek noktadaydı. Baş sallamasındaki gerginlik artışı ve çığlık atma, çizelge değişim sırasındaki aynı zaman boyunca olmadı. Bir açıklama, baş sallama davranışının kaygıya neden olduğu ve çığlık atarken öfke belirtisi ile öfke nöbetinin diğer kişilere doğru gösterilmemesidir. Böylece gerçek değişim tam bir öfke nöbetini harekete geçirirken, beklenen bir çizelge değişimi baş sallamayı harekete geçirebilir. İkinci günün müdahalesi boyunca gerçek şablon oluşur. Baş sallama davranışı öfke nöbeti davranışının önünde gelir ve öfke nöbeti davranışı sınıftaki bireye karşı gösterilir. Ritmik akış orta seviyede stresli davranışlar gösterdiğinde ve stres yapan durumlar daha fazla olduğunda sakin olmasına yardım etmek uygun olmadığı zaman Melanie üzerinde etkili olabilir.
Ritmik akış, otistik kişilere ve diğer gelişimsel bozuklukların kontrolünde onların davranışlarına yardım eden bir müdahale olabilir. Teoride, bu müdahale otistiklerde duyusal hareketi uyarmada ya da daha duyusal tedavi usullerine (görme, dokunma, tatma, işitme, vücutta uyaranları duyma ve koklama) yardım edebilir. Bununla beraber kesinleşmiş tavsiyelerden önce hipotez gibi bir destek ve bu teknik üzerinde ihtiyaç duyulan daha fazla araştırma yapılabilir. Ritmik akışın etkisine inanılırsa yaygın gelişimsel bozukluklara ulaşılabilir, bu da öğrenmeyi ve sosyal hedefleri kolaylaştırabilir.
Kaynak: The Impact Of Rhytmic Entrainment On A Person With Autism
Tracy Jo Orr, Brenda Smith Myles, and Judith K. Carlson
Focus on autism and other developmental disabilities
Volume 13, Number 3, Fall 1998
Pages 163-166
Çeviri: ORÇUN BERRAKÇAY